Cizreli Asker Menderesin Son Günlerini Anlattı

İmralı Adasında idam edilen eski Başbakan Adnan Menderesin son anlarına tanıklık eden ve o dönemde asker olan Cizreli Halil Yavuz, “Menderes öleceğini bilmesine rağmen duruşundan hiçbir şekilde taviz vermedi” dedi.

Cizreli Asker Menderesin Son Günlerini Anlattı
  • 17 September 2018, Monday 18:38
İmralı Adasında idam edilen eski Başbakan Adnan Menderesin son anlarına tanıklık eden ve o dönemde asker olan Cizreli Halil Yavuz, “Menderes öleceğini bilmesine rağmen duruşundan hiçbir şekilde taviz vermedi” dedi.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK), 27 Mayıs 1960ta ülke yönetimini ele geçirmesiyle birlikte iktidardan indirilerek, Yassı Adada hapsedilen eski Başbakan Adnan Menderes, Yüksek Divanda Anayasayı ihlal ve çeşitli suçlardan dolayı yapılan yargılama sonunda ölüm cezasına çarptırıldı. 17 Eylül 1961de İmralı Adasında idam edilen Menderesin son günlerine tanıklık ede ve o dönemde asker olan Cizreli Halil Yavuz (78), o günleri anlattı.
Menderesi, mahkemeye getirip götüren askerlerden biri olduğunu anlatan Yavuz, “Menderes ölüme giderken kendisini mahkemeye getirip götüren merasim bölüğündeki bütün askerlerle tek tek helalleşip öyle gitti. Menderes idam cezası için İmralı Adasına gidecek vapura binmeden önce bizimle helalleşirken, duygusal anlar yaşadı. Tabi biz de aynı şekilde duygulandık çünkü çok büyük bir insandı kendisi. Adnan Menderese idam cezası verildiğinde bile kimseye kötü laf söylemedi, tam tersine bizden bile helallik istedi. O çok iyi bir adamdı ancak idam ettiler. Mahkeme günü 68 tane bakan vardı, yanında Celal Bayar vardı ve diğer arkadaşları bulunuyordu. Bizimle birlikte iki subay vardı onlarla birlikte Menderesi mahkemeye getirip götürüyorduk. İdam cezası verildiğinde Adnan Menderes çok üzüldü ve onunla birlikte biz de çok üzüldük. Bizim partiden değildi ancak ona rağmen üzüldük, o Demokrat Partidendi biz ise Halk Partisindendik” dedi.

“Duruşundan taviz vermedi”
Mahkemenin Adnan Menderesi idam cezasına çarptırdığı zaman Tarık adındaki bir albayın kendisine, “Seni doktor kontrolüne götürüp, öyle gideceğiz” dediğini ifade eden Yavuz, şunları anlattı:
“Albayın bu sözleri karşısında Menderes öleceğini bilmesine rağmen duruşundan hiçbir şekilde taviz vermedi ve bir Başbakan gibi albayla konuştu. Menderes daha sonra albaya dönüp, ‘Madem idam edileceğim bana benimle birlikte mahkemeye gelip giden merasim bölüğündeki askerleri çağır gelsin. O subay ve askerleri buraya çağırın onlarla helalleşeceğim ondan sonra beni nereye götürürseniz götürün dedi. Sonra albay bizi çağırdı, Adnan Mendereste ordaydı. Bizimle tek tek helalleştikten dönüp, ‘Hakkınızı helal edi,n benimle çok yoruldunuz ve çok eziyet gördünüz onun için sizden helallik almadan buradan ayrılmak istemiyorum dedi. Adnan Menderesi aylarca Yassı Adadan mahkemeye götürüp getirdik. Onu mahkemeye götürüp getirirken kendisi ile hiç konuşmadık. Kendisi çok düşünceliydi ve sürekli rüzgardan dolayı savrulan saçları elleri ile düzeltip yürüyordu. Menderesi İmralı Adasına götürecek vapura bindirdik ve bize el salladıktan bir daha kendisini göremedik. Ertesi gün de idam edildiğini duyduk.”

HABERE AİT RESİMLER


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

yukarı çık