Marmara Bölgesi Gladyatörlerin Arenası Gibi

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal Deprem İzleme Merkezi Müdürü Dr. Doğan Kalafat, Marmara bölgesinin deprem gerçeğini bölgeyi gladyatör arenasına benzeterek ortaya koydu. Marmara bölgesinin iki ayrı gladyatörü olduğunu, bunlardan birinin Kuzey Anadolu Fay Hattı diğerinin ise Batı Anadoludaki düşey atılımlı rejim olduğunu kaydeden Kalafat, Doğal olayları afete çeviren toplum olarak biziz. Deprem öncesinde bilinçli olsak, şehirlerimizi depreme dayanıklı şekilde inşa etsek; deprem, en fazla 45 saniye süren bir doğa olayı. Bunu yağmurun ve dolunun yağması gibi bertaraf etmek mümkün dedi.

Marmara Bölgesi Gladyatörlerin Arenası Gibi
  • 16 August 2018, Thursday 19:31
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal Deprem İzleme Merkezi Müdürü Dr. Doğan Kalafat, Marmara bölgesinin deprem gerçeğini bölgeyi gladyatör arenasına benzeterek ortaya koydu. Marmara bölgesinin iki ayrı gladyatörü olduğunu, bunlardan birinin Kuzey Anadolu Fay Hattı diğerinin ise Batı Anadoludaki düşey atılımlı rejim olduğunu kaydeden Kalafat, Doğal olayları afete çeviren toplum olarak biziz. Deprem öncesinde bilinçli olsak, şehirlerimizi depreme dayanıklı şekilde inşa etsek; deprem, en fazla 45 saniye süren bir doğa olayı. Bunu yağmurun ve dolunun yağması gibi bertaraf etmek mümkün dedi.
17 Ağustos Marmara Depreminin 19uncu yıl dönümünde Osmangazi Belediyesi tarafından deprem bölgelerinin tespiti ve afet zararlarının azaltılmasıyla ilgili deprem uzmanlarının katılımıyla 17 Ağustos ve Bursanın Depremselliği konulu toplantı düzenlendi. Toplantıya konuşmacı olarak katılan Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal Deprem İzleme Merkezi Müdürü Dr. Doğan Kalafat, Eskişehir Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. Berkan Ecevitoğlu ve Doç. Dr. Muammer Tün, deprem araştırmaları ve raporlarının yanı sıra Bursada yapılacak deprem çalışmalarına yönelik bilgiler paylaştı.

Deprem 45 saniyelik doğa olayı afete çeviren biziz
Marmara bölgesindeki deprem gerçeğini bölgeyi gladyatör arenasına benzeterek vurgulayan Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Ulusal Deprem İzleme Merkezi Müdürü Dr. Doğan Kalafat, bölgedeki fay hatlarının hareketli ve birbirini tetikler nitelikte olduğunu söyledi. Kuzey Anadolu Fay Hattının 1939da Elazığ depremiyle başlayıp 1999 yılı Gölcük depremiyle sonlanan 60 yıllık süreçte doğudan batıya doğru göç hareketinde bulunduğunu belirten Kalafat, Bölgede 2 ayrı gladyatör var biri Kuzey Anadolu Fayı diğeri Batı Anadoludaki düşey atılımlı rejim ikisi de hareketli ve birbirini etkiliyor dedi. Depremin yağmur ve dolu gibi bir doğa olayı olduğunu hatırlatan Kalafat, Doğal olayları afete çeviren toplum olarak biziz. Deprem öncesinde bilinçli olsak, şehirlerimizi depreme dayanıklı şekilde inşa etsek; deprem, en fazla 45 saniye süren bir doğa olayı. Bunu yağmurun ve dolunun yağması gibi bertaraf etmek mümkün. Maalesef, tedbir almadığımız için orta büyüklükteki depremler bile ülkemizde yıkıcı olabiliyor dedi.
İstanbul ve çevresindeki deprem riskini de 40 yıl içerisinde 7.0 büyüklüğünde bir deprem olma ihtimalinin yüzde 70 olduğunu hatırlatarak vurgulayan Kalafat, 90 yıl içerisinde bu riskin yüzde 95e yükseleceğini belirtti.

Bursada 14 diri fay var
Bursa ve ilçelerinin 1966 yılında yayımlanan Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Afet İşleri Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan deprem bölgeleri haritasında birinci derece deprem bölgesi içerisinde bulunduğunu hatırlatan Kalafat, Bursada Kuzey Anadolu Fayının İznik Gölünün güneyinden Gemlik Körfezine uzanan orta kolu ile Yenişehir - Bursadan geçen güney kolu bölgenin depremselliğini önemli ölçüde belirlediğini Bursada Soğukpınar Fayı, Ulubat Fayı, Mustafakemalpaşa Fayı, Orhaneli Fayı, Bursa Fayı, Barakfaki Fayı, İnegöl Fayı, Gençali Fayı, Zeytinbağı Fayı, Karacabey Fayı, İznik-Mekece Fayı ve Gemlik Fayının hareketli olduğu bölgenin Kuzey Anadolu Fayı ve Batı Anadolunun açılma rejimi etkisi altında karmaşık bir tektonik yapı gösterdiğine dikkat çekti. 1855 yılında yaşanan ve Ulucamiden kapalı çarşıya kadar şehrin büyük bir bölümünün zarar gördüğü Büyük Bursa depreminin üzerinden 163 yıl geçtiğini, geçen bu sürede plakalar arasında 3er metrelik ilerleme olduğunu, bu ilerlemenin de 6 şiddetinde bir deprem enerjisinin birikmesine neden olduğunu belirten Kalafat, Gerek şehrin çok hızlı büyümesi, gerekse aktif faylara olan yakınlıkları deprem riskini arttırmaktadır. Bu yüzden bu coğrafyada öncelikli olarak yapılacak olan tüm yapıların başta hastaneler, okullar, kamu binaları, spor salonları ve geçici iskan-barınma olanağı olabilecek tüm önemli yapı unsurlarını öncelikli olarak depreme güvenli olarak inşa edilmeleri veya ehil ellerde bilinçli bir şekilde güçlendirilmeleri gerekmektedir. Marmara bölgesinde veya denizinde olabilecek büyük bir deprem Bulsa ili ve çevresinde de etkili olacaktır. Bu bakımdan burada yaşayan halkımızın ev alırken veya ikamet edeceği konutların muhakkak depreme dayanıklı olarak inşa edilip edilmediğini sorgulamaları gerekmektedir diye konuştu.

Hareketlilik devam ediyor
Prof. Dr. Berkan Ecevitoğlu ise Bursa ve çevresinde yapılan sismik deneylerde Marmarada enerjinin birikmeye devam ettiğini belirtti. Ecevitoğlu, 17 Ağustosta enerji boşaldı, artık rahatız diyemeyiz. Sürekli kırıklardan bir hareket var diye konuştu. En büyük gladyatör ise Marmariste kalkanıyla dayanmış bekliyor diyerek Marmariste olası bir depreme dikkat çeken Ecevitoğlu, Marmaris ve Datçadaki sismik hareketliliğe dikkat çekti.
Doç. Dr. Muammer Tün ise AFADa önerdikleri güdümlü projeye en büyük desteğin Bursa Osmangazi Belediyesinden geldiğini belirterek, Bursada önümüzdeki günlerde bir nevi yerin röntgenini çekip Bursadaki aktif fay durumunu kesin olarak ortaya koyacaklarını söyledi.

HABERE AİT RESİMLER


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

yukarı çık