“Sınırların Kapatılmasıyla Göçleri Önleyemeyiz”

Kariyerini göç üzerine çalışmalarla şekillendiren ve 17 yıldır bu konuda birçok faaliyetin altına imza atan Doç. Dr. Ulaş Sunata İdlibten olası bir göç hareketinin güvenlik tartışmalarını arttıracağını söyledi.

“Sınırların Kapatılmasıyla Göçleri Önleyemeyiz”
  • 12 September 2018, Wednesday 14:45
Kariyerini göç üzerine çalışmalarla şekillendiren ve 17 yıldır bu konuda birçok faaliyetin altına imza atan Doç. Dr. Ulaş Sunata İdlibten olası bir göç hareketinin güvenlik tartışmalarını arttıracağını söyledi.
Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Göç ve Kent Çalışmaları Merkezi Başkanı Doç. Dr. Ulaş Sunata, yüksek sayılarda mülteci kabul eden komşu ülkelerin son dönemde Suriye sınırlarını kapatma yoluna geçtiğini belirterek, “Türkiye Avrupaya açılan coğrafya olarak mülteci akınına Avrupanın özel hassasiyet göstermesine sebep vermekte. Geri kabul antlaşması ve yine bunun diğer uzantılarıyla Avrupa ve toplumsal kabul anlamında yaşadığı güncel sıkıntılara ekonomik krizin eklendiği Türkiye, aynı zamanda ülkenin daha fazla mülteci alamayacağına dair bir sinyal veriyor. Bilindiği üzere Suriye sınırını duvar ile kapattık. İdlibten olası bir göç hareketinin insani boyutlardan ziyade daha çok güvenlik ve politik tartışmalar içinde geçeceğini öngörüyorum” ifadelerini kullandı.
“Türkiyede kayıtlı 3,5 milyon geçici koruma statüsünde Suriyeli var”
Kariyerini göç üzerine çalışmalarla şekillendiren ve 17 yıldır bu konuda birçok faaliyetin altına imza atan Sunata, “Suriyedeki savaş ve sonuçlarının 7 yılı aşkın zamandır gündemde olduğunu ve yine uzun bir süre gündemden inemeyeceğini vurgulayarak, Şu anda Suriye içinde kalmayı tercih eden ve yerinden edilmiş önemli bir nüfusun olduğu İdlibe tüm dünyanın gözü önünde saldırılar ve çatışmalar içinde. Dünyada Suriyeli mültecilerin önemli çoğunluğu başta Türkiye olmak üzere komşu ülkelerde de yaşamlarını sürdürmekte. Suriyeden gelen mülteci akınına uzun süre açık kapı politikası uygulayan Türkiye, 2015in başında dünyanın en çok mülteci barındıran ülkesi olma durumuna geçti. Türkiyede şu anda kayıtlı 3,5 milyonunun üzerine geçici koruma statüsünde bulunan Suriyeli var açıklamasında bulundu.
Sınırların kapatılmasıyla göçlerin önlenemeyeceğini ifade eden Doç. Dr. Sunata, “Bu her zaman böyle olmuştur. Göçler akışını yeni rotalarla bir şekilde gerçekleştirir. Ülkemiz, gelen ve gelmesi potansiyel mülteci örüntüsünü değerlendirerek göç coğrafyasına dair yeni sınıflandırmalar üzerinden mültecilere statüler tasarlayabilir” dedi.
Suriyeliler ekonomik yük olarak algılanmaya başlandı
Bahçeşehir Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nilüfer Narlı ya göre ise; “Ülkemiz, 3.5 milyon Suriyeli sığınmacının temel ihtiyaçlarını karşılamak ve onların sosyal uyumu için kaynaklarını kullanma sürecinde muhtelif sıkıntılar ile karşı karşıya.”
Iraklı, Afgan ve Afrika kökenli mültecilere de kaynak ayırmak gerektiğini belirten Prof. Dr. Narlı, “Yeni bir göç dalgası ve bu göçmenlerin barınma ve uzun dönemde sosyal uyumu için yeni kaynaklara ihtiyaç var. Suriyeli göçmenlere ilişkin algı değişimi, “ensar-muhacir anlayış”ı ve “Müslüman kardeşlerimize destek yaklaşımında” değişim gözlenmekte ve Suriyeliler ekonomik yük olarak algılanmaya başlamıştır. Suriyeliler ile ilgili negatif algı güçlenmektedir. Bu koşullarda yeni bir Suriyeli göç dalgası toplum üzerinde olumsuz etkide bulunup, Suriyeliler ile ilgili hoşnutsuz tutumu güçlendirebilir” ifadelerini kullandı.

HABERE AİT RESİMLER


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

yukarı çık